00093.jpg (4429 bytes) 00124.jpg (7415 bytes) 00094.jpg (3915 bytes)

Alıştım artık yaşamaya alıştırıldım

Artık herkez gibi düşünüyor hatta düşünmüyor, yiyor ve içiyorum.

Dayanamadığımda uykumun sessizliğine ve karşılık istemezliğine sığınıyorum

Alttan almaya alıştım gibi herkezi

Artık anlatmıyorum.

İstediğim gibi bir kelimede kaybolmuyorum ; o an olmak istediğim , olduğum gibi olmaktan vazgeçiyorum ki , sırf anlaşılır ve bir arada olabilmek için artık aynı istenilen dili,aynı mimikleri,aynı hisleri yaşıyorum diğerleriyle

Sırf anlaşılır olmak ve yargılanmamak için benden daha dayanıklı olup direnen ve bir kelimenin gizinde kaybolan karşısındakine kolayca vermeyen ,samimiyeti paylaşması için çaba gösterilmesi gerekliliğinde ısrar edenlerle,

ben de dalga geçiyor ve onları kendi anlaşılırlığı aynılığından kaynaklı dünyamıza davet ediyorum.

Kendimle savaşmıyorum ve artık ben de bir duvar ediniyorum .

Önündeyim .Bedenimin büyük bir kısmı onunla kaynaşmış durumda ,az kaldı diğerlerinin arasına katılmama

Beynimde daha az yeni ve farklı düşünce tohumu kaldı .

Artık değişimin yerini planlanmış ve kalıpları olan veriler alıyor .

Süreci hızlandırıyorum

Daha çok gülüyor ve daha çok dalga geçiyorum

Ve her geçen gün hayatımda birkaç kavramı daha somut ,elle tutulur ve anlaşılır kılıyorum .

Ve işte ispatı

“herkese bir poşet dolusu mutlu sevgililer günü”

Yani;

Bir insanın diğerine duyduğu hisleri resmi bir kağıtla ya da dini bir ayinle damgalayıp ,boyunduruk altına almadan kabullenmeyen toplumun yine kendilerine hissedişleri meşru kılan bir gün hediye ettikleri çelişkisini;

Ne olduğu belirsiz diğer bir düzine gün gibi sevgiyi de ,özgürlüğü de , cinsiyeti de , emeği de,istek ve umutları da

ve daha nice insanı insan eden , kendisiyle bir bütün olan kavramları yozlaştırıp,yabanlaştıran

“İNSAN VE ............’ ları / leri” gibi algılanması güç çeşitli kavramları oluşturup,bütün insancıl hissediş ve paylaşımları bir güne yığanın ,

günlük, vurdumduymaz ve özverisiz yaşamın propagandasını yapanın bu düzen olduğunu ,

sevgisini hissedişlerini tanımlayamayan ,anlamlandıramayan bu çelişkinin bilincinde ya da bilincinde olmayan binlerce insanın böyle özel olarak ilan edilmiş günlerde birden anlam kazandırılan , miktarı ve bedeli belirli adeta bir tılsım gibi şekil almış sevgilerini karşılarındaki sevgiliye sunduğunu,

ve böylece diğer günlerden farklı kılınmış bu günde beraberlik ,belki de zorunluluklarında bir gün daha tüketecek araç bulunduğunu,

şu geçmiş sevgililer günü sıcaklığında HİÇ DÜŞÜNMÜYOR VE ASLINDA SÖYLEMİYORUM .

kim bilir belki de ben ,hatta kesinlikle ben bir sevgilim olsaydı eğer, 14 ŞUBAT’ da ona

0900909989974954 ‘den bir mesaj seçer sürpriz olacak şekilde i – meyille , faksla ,nambırvandan ve gencecik tivilerin güzel diceylerinden,gazetelerin ilgili sayfalarından ve daha unuttuğum binumum yerden iletirdim.

Cumhuriyet kitap klübünün sevgililer günü ve haftası dolayısıyle ,sevgililere uyguladığı %20’lik indirimden yararlanarak karşılıklı olarak kültürlenmemize ön ayak olup bir vesile ile hediyelendirirdim.

Her zaman tuttuğum elini değil de diğer elini gevşekce tutar deniz kıyısında

biraz da ona özgürlük hissi verecek şekilde koştururdum.

Ve daha ne yapılabilirse tüketim dünyasının bana ve diğerlerine sunduğu baş döndürücü ,mide bulandırıcı,korkutucu.......

Eeeee yani birbirinden ilginç sevgiler ,dostluklar, anneler,insanlar ve haklardan alır bu göz kamaştırıcı furyaya katılırdım.

..............................................................................................................................................

neler yazıyorum

nefesim kesiliyor.

Beynim her zamankinden daha fazla ıslak sünger hissi ve ağırlığında,miğdem bulanıyor,başım dönüyor...

Ve gitgide daha fazla sertleşiyorum.

Etrafım daha fazla karanlık ve boşluk hissi veriyor .

Katıksızlık,doyum ve huzursuzluğun diyarına erişemeden bulunduğum yerden önceden belirlenmiş doyumsuzluk , huzur ve tek düzeliğin içine düşüyorum. Dostlarım ise –benden habersizler -akıl hastanelerinde , hapislerde, karanlık bir odanın köşesinde , ıssız bir sokakta,dağlarda ,toprakda, kuşda , balıkda , karıncada........................................................

............................................gitgide daha az şey hatırlıyorum,

alışıyorum –unutuyorum/unutuyorum -alışıyorum

ve şu anda hiç olmadığım kadar yalnızlaşıyorum.

Duvar oluyorum.

Home | Nöbetçi Eczane | Cleantone | News | E-Mail | Links

Back | Next